kutadgu bilik.

beşiktaş'ta robert de niro yu gördüm.

sadece çorapların teklerini bulan makine icadı.

üç dilde yalan söyledim.
seçmelerin bizim için önemi büyüktür. ve bize söyleyemediğin sonsuza dek sır olucak sanırım.
o halde,
hemen jeffreyle alakanı kesmeni emrediyorum, hala bu kadar iyi anlaşabiliyor iken.
bulgarca kelimemiz "penguen". bulgarca penguen demek ne işime yarar ki. burda olacağımı bilmenizse sadece bir önsezi.
sanırım dolunay vakti çoktan geçti.
ıslak çimentoya oturup popo resmi çizen başka bi kız tanımayacaksın.
peki burnundan pudik fışkırtmak ister misin?

iğrenç mi?
ben miyim iğrenç?


iğrenç tzara.

sister disco.

-zamanın var mı?
-var biraz.
...
-anlamıyosun.


an itibariyle şunu anlıyorum ki, ben geçen dört senemi, yedi yirmidört tüm öküzlüklerine katlandığım, yemeyip yedirdiğim, içmeyip içirdiğim(!) beş insanla geçirdiğim tüm günlerimi çok özliycem.

-ağğlama cansu.(bunun telaffuzu imkan yok anlatılabilemez)

evet, daha mütüş günlerimiz olucak.
ama bişeyler belki de yeni yeni dank ediyo kafamıza. en azından benim. hala farkında olamamamın ya da olmak istemememin nedeni çok belli. girmek istemiyorum.

-odayı kim temizliycek?

-gelirken su alsan ya be.

-hazırlıkları uyarmanın vakti geldi.

-ceren nerde? -bilgisiyardadır.

çok ciddi iş kadını tavrıyla öyle saçmalık olmaz dediğim milyon tane saçmalık yaşadık. nasıl olsa hep beraberiz deyip fazla üstünde durmadım, durmak istemedim ama bu denli garip şeyler hissedeceğimi bilmiyordum. normal bi insana göre fazla sulu gözlü olmam durumu değiştirmez. ama acı acı gidiyoruz lan. yok artık.dağa neler.

-kapıyı açtırsanıza lan kitlemişler.

-kural koyalım artık.ders çalışırken çıt çıkaran bi milyon versin.

-ceren. (kapalı e.)

-herkes cansına baksııın.

-ver de kurtul
. safkalbini:)

is this love milli marşı. kuşlar-bizim kendi kuşlarımız-. hatta yunanistan. zıtlıklar kumkuması. abua. şenlik. yatgeber. darksayd. duvar. oynaa oynaa. kuruyemik. şeytanın çocukları-altı-. ibiş. şen bülbül. ahahah gudik gudikk. ah le malatya. fırıldak çetesi. sims. bızdık. haydar amca. odamızda gözümüz gibi baktığımız herkeslerden sakladığımız devasa disko topu...ve tabiki gazoz ağacı, cengizhanın bisikleti ve ibişin rüyası.biraz da gökdeniz ve serdar belki de.serdar mıydı.bilemedim. lö şok. önemlidir bunlar bizim için.

-yarın erkenden kalkıp odada ziyafetli kahvaltı yapıciiz.

-alalım odaya.döndürelim.

-eeeyyvah.yaaandın.ööretmenee söyliycem.
(bunu yazmak geldi içimden)

-melikeee.sesini kıııs.

-...sarılıp da boynuna öpmek geldi içimden.

hasan sonra. zencifre. yiğido. ferhat. güzel.zıheheh. erme. kemoterapi. kaniç. can-er-sin-dil-man...

hahaha.bok berna.nası da unutuyodum.canım berna.delik.

-hassiktiiiir.

edgır elın po.evet.
ana belli de baba belli mi?

-üşüdüm biraaz.

-melikenin gtü baks bani gibi.

-en iyisi yatmadan film izleyeyim bari: tek kişi film izleyememe sorunsalı.

-öyle bir kovarlar ki cansu, arkana bakmadan gidersin.


lan yıllar sonra bunlara bakıp gözümüz dolucak.biraz. bunlar dediğim tiskotopunun ışınkları.
karanlık gecemin yıldızı seee-e-e-e-e-nn.

ve,
yıllar geçse de üstünden,
en son yatan ışığı kapatır canlar.
*

radio,someone still loves you.

bugün şanslı gününüzdesiniz bayım. eski bebeğime karşılık bu sizin olucak. sakız kadar mükemmel değil, sadece parıltılı ağaçlar ve biraz da parşömen kağıdı. çilekli kremşanti belki biraz.sahte olduğunu bilmiyordum, umrumda da değil, bebeği istiyorum ben.

suçlayıcı ses tonunuzu kullanmanız buna engel değil. bebek ve robotu akıllıca birleştirdim. başınızı hangi belaya soktuysanız, hepsini hallettiniz. yapraklarıysa ilk günkü kadar taze.

garip ama, düşünüyorum da, yeni olan benim koleksiyonumu temizlemek için yaratılmış.

ayrıca, zaten bir robotum var benim.


minik tzara.
o kadar komiksin ki.
o kadar
olur.

sağanak şurup yağıyor buralara.



su altı maceralarına kısa bi ara veriyoruz.

blonde on blonde.

'kimse duymamıştır böylesine bir acı, bu gece yağmurun altında beklerken duyduğum gibi. herkes bilir yepyeni giysileri olduğunu, ama o bugünlerde boynunda bir fularla.
takılır bir kadın gibi. sevişir bir kadın gibi. kıvranır bir kadın gibi. ama küçücük bir kız gibi bırakıp giderken beni.'



herkes sanır ki o kutsaldır, herkes gibi olduğunu görene dek; dumanı, anfetaminleri ve incileriyle.


kusursuz dünya.

kolay anlaşılan biri sayılmam
zaten hep bundan fazla alınmam
ama isteseydin gelirdim
seninle ben oraya
paris'e ve roma'ya
uzak deyil sevince.


*